Gaziosmanpaşa Mutlu Son

Gaziosmanpaşa Mutlu Son

Madam, o an ki büyük derdine

kendini o denli kaptırmıştı ki başka herhangi bir şeye

ayıracağı dikkati kalmamıştı. Gaziosmanpaşa Mutlu Son Onun o hantal, şişko gövdesinin

yatağın ayakucuna çökmesiyle beraber, benim bu oyunu en ön

basit izlemem daha da kolaylaşmıştı.

Aşığı da onun yanına oturdu. Yalnızca bir, iki lafkonuşabilen fakat dev gibi mideye haiz biri benzer biçimde

görünüyordu. Derhal mecburi hareketlere girişerek hanıma

birkaç yürekten, şapırtılı öpücük kondurduktan sonra ellerini

göğüslerine soktu. Korsesinden çıkarttığı göğüsler, bu hapis

yaşamını küçümsercesine Gaziosmanpaşa Mutlu Son kendilerini salıverip, göbek hiza‐

sına dek sarktılar. Gözlerim ne daha muazzamını, ne de daha

çirkinini daha önce görmemişti. Pör-sümüş, yumuşak ve

birbirine bitişik haldeydiler. Gene de bu kara yağız onları çok

itici bir tutkuyla elliyor, eliyle birini kaplamak veya

kavramak için boş yere çabalıyordu. Sanki değermiş şeklinde

onlarla bir süre oynadıktan sonrasında, kadınım olduğu yere

uzanıp etekliğini kaldırarak, konyaktan başka bir şeyin

kızartamadığı geniş, alı al moru mor yüzüne peçe gibi örttü.

Gaziosmanpaşa Mutlu Son

Adam, bir dakika kadar kenara çekilip yeleğini ve

pantolonunu çıkarmaya çalışmış olduğunda Madam’ın tombul, adaleli

bacakları havada kaldı ve tüm o yağlı görünüm görüş alanıma

açıldı. Kırlaşmış bir çalılıkla gölgelenen geniş, açıkağızlı

boşluk, sadakasını almak için uzatılmış bir dilenci cüzdanına

benziyordu. Ama az sonra gözlerim tüm dikkatimi çeken çok

daha çarpıcı bir nesneye çevrildi.

Bayanımın gürbüz aygırı şimdi pantolonunu indirmiş çıplak,

sert, dimdik ve olağanüstü aygıtını ortaya çıkarmıştı. Daha

önce hiç görmediğim için kendi zevk merkezimin de bu

aygıta şiddetle ilgi duymaya başlamasından ötürü gözlerimi

dört açıp baktım. Ne var ki, duyularım alev, alev yanmakta

olan o noktada öylesine ihtarlmış, Gaziosmanpaşa Mutlu Son öylesine yoğunlaşmıştı ki

o zamana dek hakkında duyduklarımdan öte bir şey

gözlemediğim o aygıtı büyük bir ilgiyle izlemeye

başlamıştım. Onu yakından görme zevkine bigün kendimin

de ulaşacağını düşündükçe şaşkınlığım ve ilgim daha çok artı‐

yordu. Bu arada, genç aşığı kendini hanımın üzerine attı, artık

bana arkası dönüktü fakat bir tek ileri doğru hareket edişini

görebiliyordum. Yatak sarsılıyor, perdeler takırdıyordu baştan

sona bu eyleme birlikte rol alan iç çekişmeleri, mırıltıları, kesik

kesik solukları zor duyabiliyordum.